Her yıl olduğu gibi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ölüm yıl dönümünde büyük bir saygı ve özlemle anıldı. 10 Kasım’da gerçekleşen tören, Anıtkabir’de düzenlenen resmi program öncesinde tüm ülkeyi derin bir hüzne boğdu. Saat 09:05’te, Atatürk'ün hayata veda ettiği an, Türkiye'nin dört bir yanında olduğu gibi Anıtkabir’de de saygı duruşuyla karşılandı. Törene devlet erkanının yoğun katılımı, Anıtkabir’in etrafını saran duygusal atmosferi daha da yoğunlaştırdı.
Bu yılki anma törenine Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan ve bakanlar gibi üst düzey yöneticilerin yanı sıra, çok sayıda milletvekili ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri de katıldı. Tören öncesinde, saygı duruşu ve İstiklal Marşı eşliğinde Atatürk’ün kabrine çiçekler bırakıldı. Anıtkabir’i ziyaret eden kalabalık vatandaşlar, ellerinde Türk bayraklarıyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anmak için bir araya geldi. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da Anıtkabir’de yapılan anma etkinlikleri, hem duygusal anların yaşandığı hem de ulusun birliğinin simgesi olan bir tören olarak hafızalara kazındı.
Yılın her döneminde Anıtkabir ziyareti coşkuyla yapılırken, 10 Kasım’da gerçekleşen özel gün, halkın katılımıyla adeta bir bayram havasına bürünüyor. Herkes, Atatürk’ü anmak için sessizce bir araya gelirken, herkesin gözlerinde bir nebze hüzün, bir nebze gurur görüldü. Anıtkabir’in önündeki kalabalık, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ülke için yaptığı fedakarlıkları ve bıraktığı mirası yaşatma azmiyle doluydu. Katılımcılar, tören boyunca Atatürk’ün ilke ve inkılaplarını yaşatma kararlılığını bir kez daha dile getirdiler. Bu etkinlik, Türk milletinin Atatürk’e olan bağlılığının ve sevgisinin bir göstergesi olarak öne çıkıyor.
Anma etkinliğine katılanların arasında yer alan gençler, yalnızca Atatürk’ü değil, onun ilke ve inkılaplarına sahip çıkma anlayışını da benimsediklerini belirttiler. Anıtkabir’deki tören, sadece geçmişle bir yüzleşme değil, aynı zamanda geleceğe dair bir kararlılık ve birliktelik mesajıydı. Özellikle gençlerin törene katılımı, geleceğimizin teminatı olarak nitelendiriliyor. Her genç, Atatürk’ün hedef gösterdiği çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşma hedefine olan inancını tazeleyerek Anıtkabir’den ayrıldı.
Bu anlamlı günde yapılan anma etkinliği, Türk milletinin Atatürk’ü asla unutmayacağını bir kez daha kanıtlar nitelikteydi. Anıtkabir’de gerçekleştirilen anma töreninin ardından, çeşitli şehirlerde de etkinlikler düzenlendi. Ayrıca, sosyal medyada #Atatürk etiketiyle paylaşımlar yapılması, genç neslin Atatürk’ü anma geleneğini bir adım ileri taşıdığını gösteriyor. Her 10 Kasım’da olduğu gibi, bu yıl da başta Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) olmak üzere birçok siyasi parti, Atatürk için saygı duruşunda bulunarak, onun devrimlerinin ışığında yürümeye devam etme vurgusunu dile getirdi.
Sonuç olarak, bu yılki anma töreni, devlet erkanının yanı sıra halkın yoğun katılımıyla gerçekleşti. Atatürk’ün anısı, her 10 Kasım’da olduğu gibi bu yıl da coşkuyla yaşatılırken, gençlerin ve halkın katılımı, ileriye dönük hedeflerin daha sağlam temeller üzerine inşa edilmesi gerektiğinin altını çizmektedir. Anıtkabir, bir kez daha sadece bir anıt olmanın ötesine geçerek, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük sembolü haline geldi. Atatürk’ün bıraktığı miras, genç kuşaklarla devam edecek ve Türkiye’nin aydınlık yarınlarını şekillendirmeye devam edecektir.